vendredi 26 mars 2010

ÖĞRETMENLER ODAMIZ















OKULUMUZDAKİ KİTAP TOPLAMA KAMPANYASI




Okulumuzda kitap toplama kampanyasıyla ve geri dönüşümle
ilgili bir forum düzenlenmiştir.Forumda alınan kararlara göre öğrencilerin evlerinde bulunan kitap ve kağıtları getirerek geri dönüşüm merkezlerine gönderme kararı alınmıştır.bu konuda velilerimizdende yardım istenmiştir onlarda konuya karşı hassas davranmışlar ve çok istekli olmuştur.Öğrencilerimiz evlerindeki kağıtları ve kullanmadıkları kitapları kısa sürede getirmişlerdir.Daha sonrada ilimizde bulunan geri dönüşüm aracını çağırarak bu kitapları almalarını sağladık.öğrencilerimizi velillerimizi toplayarak şunları anlattık.






Hergün ofislerimizde,çalışma odalarımızda yüzlerce kağıt harcıyoruz,
peki onları ne kadar verimli kullanıyoruz?

evlerindede bir geri dönüşüm kutusu yapmalarını tavsiye ettik veli ve öğrencilerimize.Özellikle küçük kardeşlerimizi ve konudan haberleri olmayan arkadaşlarımızıda bilinçlendirmemiz gerekiyor.geri dönüşüm yapıştırmaları ve küçük broşürler bastırıp velilerimize ,öğrencilerimize ve çevreye dağıttık.


















işe yaramak veya yaramamak işte bütün mesele bu.yaptığımız şeylerle yaşarız.kağıt arkalarınıda kullanarak bir ağaç daha kurtarabiliriz.















Kitapları taşırken öğrencilerde bizlere yardımcı oldular ve çok eğlendiler.











Bu aracımız üç kez doldu taştı ve geri dönüşüm merkezine götürüldü.















1 ton kullanılmış kağıdı geri atmazda geri kazanırsak neler kazanabiliriz biliyormusunuz??


34 kişiye yetecek oksijeni sağlayan 17 yetişkin ağacı koruyabilir.Ayda 3 ailenin tükettiği 32m3 suyu tasarruf edebilir.









Karaman belediyesinin bu aracı şehrimizin heryerinde hizmet vermektedir.















Herkese hizmet bu konuda sonsuzdur.








Okulumuza tuvaletlerimize lavabolarımıza pencerelerin altlarına su ve enerji tasarrufuyla ilgili yazılar yazdık.kısaca şöyle diyor:




İSRAF ETMEMEK KAZANMAKTIR



BİR DAMLADA SEN KURTAR







MUSLUKLARI İHTİYACINIZ BİTTİKTEN SONRA KAPATINIZ








LÜTFEN PENCERELERİ GEREKMEDİKÇE AÇMAYALIM














IŞIKLARI GEREKLİ OLMADIKÇA AÇMAYALIM













OKULUMUZU HER ZAMAN TEMİZ TUTALIM

















İSRAF ETMEMEK KAZANMAKTIR




SU HAYATTIR







DAMLAYA DAMLAYA ÇÖL OLUR



PENCEREYİ KAPALI TUTUNUZ













NESLİ TÜKENEN HAYVANLARI KORUMALIYIZ





















Kağıt toplama kampanyasında belediyemizin işçileride bizlere çok yardımcı oldular












































Okulumuzun her katında geri dönüşüm kutuları vardı kampanyamız çerçevesinde bunların sayılarını artırdık.her kata 2 tane koyduk pankartlarla bunları teşvik ettik.



EMEĞİ GEÇEN BÜTÜN HERKESE TEŞEKKÜRLER







BİR DAMLADA SEN KURTAR

GEREKSİZ HARCANAN ENERJİ KAYBEDİLEN EMEKTİR

mercredi 24 mars 2010

Projemiz

Projemiz kapsamında okulumuzun öncülük ettiği ağaç dikme kampanyası başlatılmıştır.geçen hafta idarecilerimiz velilerimiz ve öğrencilerimizle birlikte ağaç dikmeye gittik.öğrencilerimiz ve bizler gerçekten çok memnun olduk.çok faydalı bir çalışma oldu.ağaçlandırma çalışmalarımız her hafta böyle devam edecek.daha çok katılım sağlayacağız.velilerimize öğrencilerimize , ,idarecilerimize , öğretmen arkadaşlarımızada çok teşekkür ediyoruz.









































































































mardi 23 mars 2010

Karamanoğlu Mehmet Bey


Karamanoğlu Mehmet Bey Karamanoğulları'nın ikinci beyi Kerimü’d-din Karaman’ın oğludur. Doğum tarihi belli olmayıp ölümü 1280’dir. Mehmet Bey askerî ve idarî yönden bilgili bir devlet adamı idi. Bilim adamlarını etrafına toplayıp onlara büyük önem vermiştir. Dil Devriminde Atatürk'e ilham kaynağı olmuştur.

XIII. yüzyıl ortalarında Selçuklular, genellikle edebi dil olarak Farsçayı, devlet işlerinde Arapçayı kullanırlardı. Halk ise öz dilleri olan Türkçeyi kullanıyordu. Mehmet Bey millet olarak birlikte yaşamanın ilk şartı olan dil birliğinin sağlanmasının gerekliliğine inanıyordu. Bu birliği gerçekleştirmek için Toroslar üzerinde yaşayan bütün Türkmen boylarını çevresinde toplayarak bir ordu oluşturdu.

"Şimden gerü hiç gimesne divanda, dergahda, bergahda ve dahı her yerde Türk dilinden özge söz söylemeye." 13 Mayıs 1277

Üzerine gönderilen Selçuklu ve Moğol kuvvetlerini büyük bir yenilgiye uğratarak Konya’ya girdi. Burada yaşayan Selçuklu Türkleri, Karamanoğulları ile birlik oldular.

Kısa zamanda Konya vilayeti ve bazı çevre iller Karamanoğullarının hâkimiyeti altına girdi. Daha sonra Selçuklu Sultanı İzzettin Keykavus’un oğlu Gıyaseddin Siyavuş’u başa geçiren Mehmet Bey’in kendisi de vezir oldu. İlk önceleri Moğol baskısına başarı ile karşı koymasına birçok kere galip gelmesine rağmen, daha sonraki çarpışmaların birinde iki kardeşi ile beraber şehit düşmüştür. İdareciliği sırasında Türkçeyi resmi dil olarak ilan eden fermanını vermiştir. Bu fermanda “Bugünden sonra divanda, dergâhta ve bargâhta, mecliste ve meydanda Türkçeden başka dil kullanılmayacaktır.” diyerek siyasî ve askerî bir zafer değil aynı zamanda kültürel bir zafer kazanmıştır.

YUNUS EMRE


Yaşamın ilişkin bilgiler sınırlı. Doğum yeri bilinmiyor. 13'üncü Yüzyılın ortalarına doğru Mogal istilası ve Selçuklu Devleti'nin yıkıldığı dönemde yaşadığı sanılıyor. Ve bu dönemin sarsıntı ve acılar Yunus'un eserlerinde derin izler bıraktı. Babasının adı İsmail. Medrese eğitimi gördü. Arapça ve Farsça öğrendi. İran ve Yunan mitolojisiyle, tasavvuf tarihini inceledi. Hacı Bektaş olduğunu da Sinan Ata'nın halifesi Taptuk Emre'nin dergahında hizmet etti. Taptuk Emre'nin düşüncelerini yaymak için Anadolu'yu dolaştı. SARIKÖY Eskişehir, Manisa ve buna Emreköy, Dutçu Köyü Erzurum, Isparta ve Keçiborlu KARAMAN'da adına yapılmış mezarlar var. Ama nerede olduğu ve gömüldüğü kesin belli değil.

Tasavvuf yorumunu benimseyen Yunus Emre'nin Gözleme Keskin bir gücü, Derin bir hoşgörü anlayışı var. Şiirlerini hece ölçüyle Yazd. Yer Verdi Ama Aruz denemelerine. Hece ölçüseyle yazdığı dörtlüklerin Yanis hece ile yine ceylan ve beyitler Yazd. Dili arı Türkçe değil. Yer yer Arapça ve Farsça tamlamalar Kullander. Sağlığında düzenlediği divan bulunamadı. Günümüzdeki divanları derlemedir. 1904'te birinci, 1924'te ikinci basımları yapılan Divan-ı Aşık Yunus Emre'nin Burhan Toprak ve Abdülbaki Gölpınarlı'nın derleyip yayınladığı Yunus Emre divanları var Yanis.

Kendine ilim bilmektir

Ilim ilim bilmektir
Ilim kendini bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır

Okumaktan Murat
Kişi Hak'kı bilmektir
Cun okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir

Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eğer Hak Bilmez İsen
Abes yere yelmektir

Dört kitabın ma'nisi
Bellidir bir elifte
Elif sen bilmezsin
Bu nice okumaktır

Yiğirmi Dokuz hece
Okursun uçtan uca
Sen elif dersin hoca
Ma'nisi demektir değil

Yunus Emre der hoca
Var gerekse bin kesmek
Hepisinden iyice
Bir gönül girmektir

Yunus Emre

Karaman


















Karaman’ın bilinen eski isimleri Bizinidi, Talaranza, Landa (TCDD internet sitesi)Hitit kaynaklarında Laranda’dır.

Larende (Karaman), Konya Vilayetine bağlı bir sancak merkezi iken, Kanuni Sultan Süleyman döneminde, ilçe merkezi olmuştur.

Köklü tarihi geçmişi olan, ilim ve kültür merkezliği yapmış Karaman, nihayet 15 Haziran 1989 tarihinde çıkarılan 3578 sayılı Kanun ile Türkiye'nin 70. ili olmuştur.

İl Nüfusu 2008 Adrese Dayalı Nüfus Sitemi kayıtlarına göre toplam 230.145'dir.

İl Yüzölçümü 9.590.km²’dir.

vendredi 19 mars 2010

<< Pas de sac, merci >>


une simple petit phrase peut améliorer les choses : "pas de sac, merci" !
Jusqu'en 2005, les hypermarchés et autres commerces distribuaient environ 15 milliards de sacs par an.
Les principales enseignes de la grande distribution ont choisi de ne plus distribuer de sacs plastique à leurs clients.
Ceux-ci provoquent de graves dégâts sur l'environnement, tuant les animaux comme les plantes. Quant à leur décomposition, elle prend plus de 200 ans, soit 7 générations.
Les nouvelles mesures ont permis de faire baisser ces chiffres de près de 2 milliards de sacs par an.

L'ifremer affirme que 120 millions de sacs plastique ont été jetés dans les fonds marins et des milliers de tortues, poissons et mammifères marins s'étouffent chaque année en les avalant !

Et évidemment il faut mettre fin à cette situation !

Alors dites: "pas de sac, merci" !


mercredi 17 mars 2010

Premier Forum Agenda 21 Scolaire, 18 / 02 / 10

Para traducir este texto, haz clic sobre la bandeja española a la derecha de este texto, y Google Blogger hará una traducción inmediata.

To translate this text, click on the english flag on the right of this text, and Google Blogger shall make an immediate translation.

I. Introduction

Pierre Capdeville rappelle ce qu'est un Agenda 21, les 3 aspects indissociables: écologique, économique et social. C'est également le thème de notre actuel projet Comenius.
Ce forum a pour but d'établir un diagnostic, de décider des actions à mettre en oeuvre.

II. Diagnostics et actions proposées


1) Biodiversité, édifices et milieux

Groupe de Pierre Capdeville:
les élèves Anthonin, Gonzalo et Ignacio présentent leur dossier:
- Installer des bancs dans la grande cour de récréation.
- Créer 3 éco-systèmes: fabrication de 2 aquariums en auto-fonctionnement, et aménagement du vieux mur extérieur en face des cuisines (pour y faire pousser des plantes).
- Planter des arbres dans la pente entre la grande cour de récréation et les terrain de foot.
- Reconstruire la serre.

Groupe de Pierre Capdeville "édifices et milieux":
Ignacio, Gonzalo et Anthonin.
Ces actions sont approuvées par M. Perrin, sous réserve que les éco-systèmes ne nécessitent effectivement aucun entretien et que les arbres plantés ne soient pas à feuilles caduques.
2) Déchets et matériaux

Groupe de Mathieu Morinière :
Les élèves Gabriela et Ane proposent leurs projets :
- Mettre une boîte à compost et y porter les déchets végétaux de la cuisine.
- Recycler le papier en installant des boîtes dans les salles de classe, que les élèves iraient vider régulièrement dans le container prévu à cet effet.
- Utiliser du papier recyclé pour photocopieuses et imprimantes
Groupe de Mathieu Morinière: "déchets et matériaux":
Gabriela et Ane
M. Perrin répond que la boîte à compost doit être installée dans un lieu où l'odeur n'incommodera personne et qu'il faudrait se mettre en contact avec le responsable des cuisines.
Concernant le recyclage du papier, M. Perrin n'y voit pas d'inconvénient, mais il faudrait aussi dans un premier temps responsabiliser les élèves afin que les salles de classe soient laissées dans un état correct en fin de journée, contrairement à ce que l'on peut observer actuellement.

Le papier recyclé coûte plus cher mais M. Perrin serait d'accord pour en pourvoir l'établissement à condition que le budget reste constant, ce qui reviendrait donc à faire moins de photocopies. Depuis quelques années, le nombre de photocopies augmente considérablement et le personnel du lycée pourrait penser à réduire sa consommation de papier.


3) Energie et transport

Groupe de Guillaume Lecocq :
Les élèves Teresa, Virginia et Ainhoa parlent de la consommation d'électricité et de chauffage dans l'établissement et proposent de:
- Mettre des thermostats dans les salles.
- Remplacer les ampoules actuelles par des lampes fluocompactes.
- Installer à l'entrée du lycée un compteur pour savoir combien d'électricité produisent les panneaux solaires.

Groupe de Guillaume Lecocq "Energie et transport":
Teresa, Virginia et Aihnoa.

M. Perrin répond que tout ceci coûte cher et propose de faire venir un chauffagiste pour étudier la problématique énergétique. Le budget nécessaire à l'installation du compteur peut être pris sur le reliquat de la somme allouée pour le précédent projet Comenius.

4) Eau

Groupe de Christel Guilbon :
Après avoir établi un diagnostic des points d'eau de l'établissement, les élèves Borja, Agueda et Rebeca proposent de:
- Réparer les fuites.
- Régler le débit des robinets poussoirs.
- Mettre dans les réservoirs des chasses d'eau une bouteille remplis de sable pour diminuer la consommation
- Arroser le terrain de foot avec de l'eau non potable.

Groupe de Christel Guilbon "Eau":
Borja, Agueda et Rebeca

M. Perrin répond que pour les trois premiers points, il faut s'adresser à Jose-Antonio, qu'il suffit de tordre la barre du flotteur de la chasse d'eau pour réduire la quantité d'eau utilisée.
Quant au terrain de foot, il a fallu créer une installation pour augmenter la pression donc pas de modofication possible.

5) solidarité

Groupe de Joserra:
Les élèves Maria, Mariana et Iker proposent 3 projets de solidarité avec Haïti:
- Organiser des olympiades sportives
- Donner un concert solidaire
- Monter un stand le jour de la Course contre la faim.
Groupe de Joserra "Solidarité"
Mariana, Iker et Maria

M. Perrin trouve les 2 premières idées bonnes, répond qu'il faudrait se mettre en contact avec les professeurs d'EPS concernant les olympiades, et avec le professeur de Musique concernant le concert, qui pourrait d'ailleurs avoir lieu dans une salle extérieure à l'établissement.
Il est justement préférable que la solidarité avec Haïti se poursuive dans la durée.
Par contre, le jour de la Course contre la faim, il y aura beaucoup de personnes et de lieux à gérer et il faut prendre en compte l'effervescence occasionnée.

6) divers

Les parents d'élèves présents souhaiteraient davantage de communication car peu de parents sont au courant de toutes les actions menées dans l'établissement.
Pierre Capdeville répond que les parents peuvent eux aussi consulter le blog créé à cet effet.
Les parents d'élèves reviennent sur les économies de papier, ayant un lien avec les manuels scolaires (et le poids des cartables).
Suite à une longue discussion, M. Perrin propose, dès la rentrée prochaine, d'équiper toutes les salles du secondaire d'un vidéo-projecteur afin que les enseignants utilisent les manuels numériques, ce qui permettrait des économies d'encre, de papier et d'énergie.
Reste à former le personnel.